İslam Tarihi Kronolojisi
İSLAM TARİHİ KRONOLOJİSİ
571
Rebiülevvel ayının 12′nci gecesi (20 Nisan) Efendimiz (sas) dünyayı
şereflendirdi.
575
Süt annesi Halime Hatun, Allah Resulü’nü annesi Hz. Amine’ye teslim etti.
577
Efendimiz, Mekke ile Medine arasındaki Ebva Köyü’nde annesini kaybetti. Dedesi
Abdülmuttalib Efendimizi himayesi altına aldı.
579
Abdülmuttalib ahirete göç etti. Efendimiz, amcası Ebu Talib’in yanında kalmaya
başladı.
583
Amcası Ebu Talib’le ticaret maksadıyla Şam’a gitti. Burada Rahip Bahîra Allah
Resulü’nün beklenen son peygamber olduğunu keşfetti.
590
Hilfu’l-Füdul (Faziletliler Antlaşması) cemiyetine iştirak etti.
591
Ticarete başladı.
596
İkinci kez ticaret maksadıyla Şam’a gitti. Üç ay sonra Hz Hatice Validemiz’le
evlendi. Hz Hatice’den ikisi erkek, dördü kız olmak üzere sırasıyla, Kasım,
Zeyneb, Rukiyye, Ümmü Gülsüm, Fâtıma ve Abdullah adlarında altı çocuğu oldu.
605
Kâbe’nin yeniden imarı esnasında kabileler arasında çıkan anlaşmazlığı giderdi.
610
Hira’da ilk vahiy tebliğ edildi Kendisine peygamberlik görevi verildi.
613
Safa tepesine çıkıp ilk açık tebliğini yaptı. Yakın akrabalarına tebliğ için
yemekler verdi. Müslümanlara işkence yapılmaya başlandı.
615
Habeşistan’a ilk hicret yapıldı Mekke’deki şiddete hedef olmaktan kurtulup
dinlerini daha iyi yaşayabilmek için dördü hanım, toplam on beş kişilik bir ekip
yola koyuldu. Başlarında Efendimiz’in damadı Hz Osman vardı. Aynı yıl, Hz Hamza
ile Hz Ömer Müslüman oldu .
616
Habeşistan’a 2 hicret yapıldı. On sekizi hanım olmak üzere toplam yüz bir kişi
Hz Cafer İbn Ebi Talib önderliğinde Habeşistan’a gitti. O dönemde henüz Müslüman
olmayan Amr İbn As’ın, Necaşi’yi Müslümanlara sahip çıkmama konusundaki ikna
çabaları boşuna çıktı. Necaşi Müslüman muhacirlere ülkesinin kapılarını açtı.
617
Kureyş ileri gelenlerinden 40 kişi Ebû Cehil’in başkanlığında toplandılar.
Müslümanlarla alış-veriş yapmamaya, kız alıp vermemeye, görüşüp buluşmamaya,
ekonomik ve sosyal her türlü ilişkiyi kesmeye karar verdiler. Bu kararı bir
ahitname şeklinde yazıp mühürlediler ve bir beze sararak Kâbe’nin içine astılar.
Böylece Müslümanları canlarından bezdirip Hz Peygamber’in kendilerine teslim
edileceğini umdular. Karara aykırı hiçbir şey yapmayacaklarına dair yemin ederek
karar hükümlerini müsamahasız uygulamaya başladılar. Bu şekilde Müslümanlara
karşı üç yıl sürecek sosyal ve ekonomik boykot başladı.
619
Boykot sona erdi. Efendimiz’in oğlu Kasım, ardından diğer oğlu Abdullah vefat
etti. Kısa bir süre sonra amcası Ebu Talib öldü Ardından da Hz Hatice validemiz
irtihal etti.
620
Allah Resulü, Taif’e gitti Orada kötü karşılandı.
621
İsra ve Miraç hadiseleri yaşandı. Aynı yıl birinci Akabe biatı gerçekleşti.
Medineli 12 Müslüman Allah Resulü’ne biat etti. Akabe Tepesi’nde Hz. Peygamber (sas)’le
görüşüp Müslüman olan altı kişi, hac mevsimi sonunda Medine’ye döndüler.
Gördüklerini, yakınlarına ve dostlarına anlatarak, Medine’de Müslümanlığı
yaymaya başladılar. Bir sene sonra, hac mevsiminde Hz Peygamber (sas) ile
görüşmek üzere Medine’den Mekke’ye 10′u Hazrec, 2’si Evs kabilesinden olmak
üzere 12 Müslüman geldi. Başkanları Zürâre oğlu Es’ad’dı. Medine’li 12 Müslüman
“Allah’a şirk koşmayacaklarına, hırsızlık ve zinâ yapmayacaklarına, (kız)
çocuklarını öldürmeyeceklerine, kimseye iftirâ etmeyeceklerine, Allah ve
Peygamber’ine itâatten ayrılmayacaklarına” dâir Peygamberimiz’in elini tutarak
bîat ettiler. Peygamberimiz, Medine’ye İslam’ı anlatması için Hz Mus’ab b
Umeyr’i görevlendirdi.
622
İkinci Akabe Biatı yapıldı. Müslümanlar ve ardından da Efendimiz, Mekke’den
Medine’ye hicret ettiler. Mescid-i Nebevi inşa edildi. İlk ezan okundu.
623
Kıble yönü Cenab-ı Hakk’ın emriyle Kudüs’ten Mescid-i Haram’a çevrildi.
624
Mekkeli müşriklerle Bedir Savaşı yapıldı. Aynı yıl Beni Kaynuka Yahudileri
üzerine gidildi ve onlar, Medine’den çıkarıldı. Ramazan orucu farz kılındı İlk
bayram namazı kılındı Zekat farz oldu. Allah Resulü’nün kızı Hz Rukiyye vefat
etti. Hz Ali ile Hz Fatıma evlendi İlk kurban bayram namazı kılındı.
625
Uhud muharebesi yapıldı. Mekkeli müşrikler, Mekke dışındaki müşrik kabilelerden
2000 asker topladılar. Mekke’den katılanlarla, 700′ü zırhlı, 200′ü atlı olmak
üzere, Ebû Süfyan’ın komutasında 3000 kişilik tam tekmil bir ordu ile Medine
üzerine yürüdüler. Müslümanların karşısında savaş durumu alan müşrik ordusu,
sayıca Müslümanların 4 katından daha fazlaydı. Üstelik bunlardan 700′ü zırhlı,
200′ü atlıydı. Müslümanların ise 100 zırhı ve sadece 2 atları vardı. Uhud
Savaşı’nda üç safha yaşandı: İlk safhada Müslümanlar üstün geldiler, müşrikleri
bozguna uğrattılar. İkinci safhada, kaçan müşrikleri kovalamayı bırakıp, kesin
sonuç almadan ganimet toplamaya koyulmaları ve Efendimizin yerlerinden
ayrılmamalarını emrettiği okçu birliğinin görevlerini terk etmeleri yüzünden,
Müslümanlar 70 şehit vererek mağlup duruma düştüler. Üçüncü safhada ise,
dağılmış olan Müslümanlar, Peygamberimizin etrafında toplanıp, karşı hücuma
geçerek, düşman hücumunu durdurdular.
627
Hendek Savaşı yapıldı. Düşman saldırısını kolayca önlemek maksadıyla
Efendimiz’in Medine etrafında hendekler kazdırması sebebiyle, Hendek savaşı
adını alan bu muharebenin bir diğer adı da Ahzab’dır. Savaş neticesinde
müşrikler mağlup olarak geri çekilmek zorunda kalmışlardı. Artık onlar bundan
sonra Müslümanlar üzerine yürüme cesaretini kendilerinde bulamayacaklardı. Beni
Kurayza Yahudileri Peygamber Efendimiz’le olan anlaşmalarına göre Hendek
savaşında Medine’yi Müslümanlarla beraber korumak zorundaydılar. Fakat bunu
yapmadılar. Üstelik anlaşma hükümlerini hiçe sayarak harbin en nazik safhasında
müşriklerle işbirliğine gittiler. Hendek sonra Allah Rasulü ordusuyla Beni
Kurayza üzerine yürüdü ve bu tehlikeyi bertaraf etti.
628
Kabe ziyareti için yola çıkıldı. Mekke’ye elçi olarak Hz Osman gönderildi. Hz
Osman’ın müşrikler tarafından şehit edildiği haberini alan Efendimiz,
sahabilerinden müşriklerle çarpışma mevzuunda biat aldı. Bu biata Rıdvan biatı
denir. Bu haberi alan müşrikler, Hz Osman’ı serbest bıraktılar Müşrikler
Müslümanların Kâbe’yi ziyaret etmemeleri konusunda çok kararlıydılar. Bunun
üzerine Efendimiz’e bir heyet gönderip anlaşma imzalamak istediler. Allah Rasulü,
ilk bakışta Müslümanların aleyhinde gibi görünen ama daha sonra lehine dönen
anlaşma maddelerini kabul etti. Bu şekilde Mekkeli müşriklerle Hudeybiye barışı
imzalandı. Maddelerin detayı şöyleydi: Taraflar 10 yıl harp etmeyecekler,
Müslümanlar bu yıl Mekke’ye girmeyecekler, gelecek sene Kâbe’ye gelebilecekler
Medine’deki Müslümanlardan Mekke’ye iltica edenler Müslümanlara iade
edilmeyecek, fakat Mekke’den Medine’ye Müslüman dahi olsalar iltica edenler
istendiği takdirde geri verilecek, Arap kabilelerinden isteyen Peygamberimiz’le,
isteyen de Kureyş’le birleşmekte serbest olacak.
629
Dönemin hükümdarlarına İslam’a girmeleri için mektup gönderildi. Peygamber
Efendimiz, İslam’a davet maksadıyla ashabından Dihyetü’l-Kelbi’yi Rum Kayseri
Heraklius’a, Amr b Ümeyye ed-Demri’yi Habeş Necaşi Ashame’ye, Abdullah b
Huzafe’yi İran Kisra’sı Hüsrev Perviz’e, Hatıb b Ebi Beltaa’yı Mısır Firavun’u
Mukavkıs’a, Salit b Amr’ı Yemame valisi Hevze b Ali’ye, Şuca’ b Vehb’i Gassan
Meliki Münzir b Haris b Ebi Şimr’e gönderdi. Aynı yıl Hayber savaşı yapıldı.
Hayber’in fethi ile hemen hemen Arabistan’daki bütün Yahudiler İslam devletine
tabi duruma gelmiş sayılıyordu. Ayrıca Bizans’la Mute muharebesi de bu yılda
yapıldı.
630
Mekke fethedildi. Kâbe putlardan temizlendi. Mekke fethi ile Kureyş’in hemen
hemen tamamı İslam’la şereflendi. Fetih, aynı zamanda civar kabileler, bilhassa
Kureyşlilere taraftar bulunan kabileler üzerinde müspet tesirler bırakmış ve
onların İslam ve Müslümanlara karşı gönüllerinde sevgi dolu sıcak bir alaka
duymasına sebep olmuştu. Bununla birlikte gönülleri hâlâ bu sıcak ilgiden mahrum
bulunan ve bu mahrumiyetten sıyrılmak arzusu taşımayanlar da vardı: Sakif ve
Havazin kabileleri bunların başında yer alıyordu. Büyük bir ordu hazırladılar ve
iki ordu Huneyn’de karşılaştı. Huneyn savaşında Müslümanlar galip geldi. Bizans
üzerine Tebük seferi yapıldı. Bizans ordusu giriştikleri savaş hazırlıklarından
cesaret edemedikleri için vazgeçtiler ve İslam ordusu karşısına çıkamadılar.
632
Efendimiz veda haccını yaptı. Rahatsızlandı ve ardından 8 Haziran’da vefat etti.