Ülkelerin Evlilik Gelenekleri
ÜLKELERİN EVLİLİK GELENEKLERİ
İNGİLTERE
Halkların kendi gelenekleri
İngilizler yıllarca çeşitli ülkeleri kendi sömürgeleri altında bulundurdukları
için, halk arasında 3 kesim varolmuştur. Kraliyet ailesi, Avam kamarası ve halk
kesimi. İngilizler diğer milletlere karşı kendilerini hep üst sınıf olarak
görmektedirler. İngiltere'de ayrı yeten, İskoçya, İrlanda gibi halklarında kendi
geleneklerine göre evlilikleri vardır. 1995’te İngiltere’de evlilik töreninin
yalnızca kilisede veya evlendirme dairesinde gerçekleşebileceğine ilişkin
yasanın değişikliğe uğramasıyla, çiftler istedikleri her mekanda evlenebilme
özgürlüğü kazandılar. Gemide, evlerinde, kalelerde, otellerde, restoranlarda
kısacası nikah memurunun gelmeyi kabul ettiği her mekanda evlenilebilir. Hatta
su altında evlenenler bile vardır. Çiftlerin evlenebilmesi için gelin ve damadın
18 yaşını doldurmuş olmaları gerekmektedir. Ancak ebeveynlerin izni ile 16
yaşını geçince de evlenebilirler.
İki türlü yasal evlilik iki tür evlilik belgesi vardır. “licence” veya “certificate”.
Bir an önce hiç bir tören ve kutlama yapmadan evlenmek isteyenler “licence” ile
evlenirler. Licence ile evlenebilmek için evlenmek istediğiniz günden bir gün
önce evraklarınızı evlendirme dairesine getirmeniz ve ücreti ödemeniz
yeterlidir. Nikahta iki şahit bulunmak zorundadır. Nikah yüzüğü şart değildir.
Yani licence Türkiye’deki yıldırım nikahıdır. Certificate ile evlenme ise kilise
düğünü istemeyenlerin ama yine de kutlama isteyen çiftlerin başvurduğu bir
yöntemdir. Nikahta davetliler bulunur. Bu şekilde evlenebilmek için gelin ve
damadın kimliklerini ispatlayan belge (doğum belgesi) ile birlikte evlendirme
dairesine başvuru yapması ve ücreti ödemesi yeterlidir. Eğer çiftlerden birisi
dulsa ya boşanma evraklarını ya da eşinin ölüm belgesini getirmesi gerekir.
Başvuru tarihinizden itibaren en az 21 en fazla 3 ay içerisinde nikahınız
kıyılacaktır. Pazar günü evlenmeyi planlıyorsanız çok uzun zaman önceden gün
almanız gerekmektedir. Eğer kilise nikahıyla evlenirseniz düğünden önce veya
düğünden sonra resmi nikah kıydırmanız gerekmektedir.
3 çeşit geleneksel evlilik
Biz eski geleneklerinde sürdürdüğü durumu göz önünde bulundurduğumuzda
İngiltere'de ortaya 3 çeşit evlilik çıkmış oluyor.
Kraliyet evliliği; bu evliliğin şeklini genelde kraliyet ailesi belirlemektedir.
Evlenen damat veya gelin halktan da olsa bütün harcamaları kraliyet ailesi
karşılamaktadır. Böyle bir evlilik hazırlığı yıllarca sürebiliyor. Çiftler
birbirlerini sevdikten sonra en fazla 2 yıl arkadaşlık evresi geçiriyor, bu
evreden sonra çiftler aralarında söz kesiliyor. Son zamanlarda ise kraliyet
ailesi prens ve prensesleri halktan olan kişilerle evlendikleri görülmüştür.
Düğün hazırlıkları tamamlandıktan sonra çiftler yüzyıllar önce yapılan
geleneklere uygun atlı arabalarla ve süvarilerle saraydan çıkarak kiliseye
giderler. Burada yapılan ayin töreninden sonra yine arabalara binilip halk
selamlandıktan sonra saraya dönülür. Daha sonra çiftler kalacakları yeri
belirler ve tercihlerine göre istedikleri yerlerde kalırlar. Bu tercih genelde
kraliyet ailesinden prens-prenses belirlemiş olur.
Kişiler arasında sınıf atlatan evlilik
Avam evliliği; Avam sınıfına giren kesimlerdeki kişiler ise, genelde işadamları,
şirket sahipleri, banka sahipleri vb. sıfatları taşıyanlardır. Her iş adamı bu
sınıfa girememektedir. Bu misyona sahip olanlar ise kendilerine yakın veya bir
üst sınıftan olanlarla evlenir. Bu kesimdeki kişiler ise sadece kendilerine
sınıf kazandırmak amacı güdülerek bu tip evlilikleri yapar. Şirketleri büyütmek
ve daha çok kazanmak iç güdüsü ön planda tutulur. İstisnalar kaideyi bozmayacak
şekilde bazen sevenlerde evlenebiliyorlar. Avam kamarasına mensup insanların
evlilikleri renkli ve şatafatlı olur. Gösteriş ön planda olduğu için turlarla,
başka ülkelerde ve otellerde düzenlenecek balolarla evliliklerini
gerçekleştirirler. Çiftlerin nişanlılık evresi en fazla 6 ay kadar sürer.
Çan'ın uğur getirdiğine inanılıyor
Halk evliliği: Halk arasında evlilikte herhangi bir kural yoktur. Çiftler
birbirlerinden hoşlanır ve arkadaşlık evresinde kız-erkek aile içinde
birbirlerine gidip gelme başlar. Kız-erkek aileleri fikirlerini söylerler. Bu
fikirle çiftlerin yaşları 20-25 ise bunlardan bazıları ailelerin sözlerine
hareket ederler. Bu yaş haddinin üzerinde olanlar ise ailelerinin düşüncelerini
ön planda tutmazlar. Evlenmeye karar veren çiftler evlenirler. Kalacak yerlerini
kendileri belirlerler. Evlenecek çiftlere aileler yardım etmek isterler buna
karşı eğer gençler bu yardımı istemezlerse aileler serbest bırakırlar. Düğün
tarzlarında ise sınırlama yoktur. Hangi kesimde olursa olsun geleneklerinin en
başında kilisede çan çalmak gelir, bu şekilde kötü ruhların kovulduğuna
inanılır. Gelin ve damat kiliseye girerken ve çıkarken evliliklerini kötü
ruhlardan korumak için kilisenin çanlarının çalındığına dikkat ederler.
Davetliler gelin ve damat adaylarına çifte çiçek atarlar böylelikle evlilik
yapanların mutlu birer yuva sahibi olacaklarına inanırlar.
HİNDİSTAN
Evlilikler astroloji ve din çatısı altında
Hindistan'da farklı farklı düğün gelenekleri düzenleniyor. Bunlardan biri ise
ülkede yaşayan zengin ailelerin düğünleri çok şatafatlı oluyor. Ülkede
evlilikler genelde dinler çatısı altında oluyor. Kısacası evlilikte dinlerin
baskısı yüksek. Bazı aileler, çocuklarını evlendirmeden önce astroloji falına
baktırıyor. Hint astrolojisinde Navamsa adı verilen evlilik haritası vardır. Bu
harita doğum horoskoptaki gezegenlerin güçlerini anlamada başvuru haritası
görevini üstlenir. Evlenecek olan gençlerin haritaları bu yöntemle kontrol
edilerek ileride çıkacak olan sorun baştan görülür. Bu duruma göre evlenmelerine
karar verilir. Hindistan da evlilik öncesinde bu olay yaygın bir biçimde
kullanılır. Hindistan'da evlenecek çiftlerden damat gelinin giyeceği kıyafetten
sorumlu olduğu için gelinin giydiği günlük kıyafetin haricinde geline uygun
olacak kıyafetleri hazırlatır. Gelin; beyaz gelinlik yerine, “sarı” denilen özel
bir giysi giyer. Gelin evlilik törenine gelirken üzerine gündelik kıyafetler
takar ve törenden sonra kocasının kendisi için hazırlattığı kıyafeti giyer.
4 noktalı haç "Svastika"
Bazı Hıristiyan kökenli zengin Hindu aileleri gelin arabasını çiçeklerle
süslerler ve daha sonra arabanın önün yine çiçeklerle süslenmiş dev bir haç
koyarlar. Gamalı haçın ortasına da 4 nokta koyarlar. "Svastika" denilen bu haçın
6 bin yıl kadar önce Batı Asya'da ortaya çıktığı ve daha sonrada Hindistan'a
geldiği ileri sürülüyor. Bu haçın, Svastika Sarıskritçe'de "Mutlu hayat"
anlamına geliyormuş. Gelin ve yakın çevreleri kınaya benzer bir boya ile elleri
ve ayakları ince ince desenlerle süslenir. Daha sonra damat ve gelin hint
müziğiyle kendi evlerine gönderilir.
evlilik sonrası drahoması
Bu arada Hindistan'da 9-10 yaşlarında evlilikler ve drahoma da hayli yaygın
halde olduğu belirtiliyor. Drahoma yüzünden çocukların oğlan olması için dua
ettikleri ifade ediliyor. Ülkede bu nedenledir ki terk edilen çocukların çoğu
kız olduğu görülebiliyor. Kız ailesi , kızın bakire çıkmaması gibi durumlarda
erkek ailesi bir de "evlilik sonrası drahoması" talebinde bulunabiliyor
ÇİN
Uzak doğu ülkelerinden en kalabalık nüfusa ve kültüre sahip ülkelerden biri olan
Çin'de evlilik astrolojiye göre yapılmaktadır. Genellikle ülkede tarihin en eski
dinlerinden olan Budizm'e inananlar çoğunluktadır. Evlenecek çiftlerden damadın
ailesi astroloji uzmanına başvurarak evlenmeyi düşünenler hakkında yorum ister.
Astroloji uzmanının hazırladığı horoskopu damadın ailesi uygun bulursa,
çocuklarının doğum saatini ve tarihini kızın ailesine göndererek, aynı işlemi
onların da yapması gerektiğini söyler.
Çay çok değerlidir
Gelinin ailesine verilecek hediyeler arasında “çay” önemli bir yer tutar.
Düğünden önce damat evlilik yatağını hazırlar ve yatağın üstüne portakal, fıstık
ve çeşitli meyvelerden koyar. Ailenin küçük çocukları yatağın üzerine oturtulur
ve meyvelerle oynamalarına izin verilir. Yatağın üzerinde ne kadar çok çocuk
olursa o kadar çok doğurganlığı olacağı sembolize edilir. Gelin düğünde kırmızı
ayakkabı giyer ve kırmızı duvak örtünür.
Ayın son 15'i uğursuz sayılır
Nedimelik yapan bayanlar gelinin horoskopuyla uyumlu doğum yılına sahip
kişilerden seçilir. Ayrıca; Ay takviminin 7. ayının son 15 gününde evlenmenin
uğursuz olduğuna inanılır; çünkü o dönemde cehennemin kapısının açılıp, kayıp
ruhların serbest kaldığına inanırlar.
İSKOÇYA
Birleşik Krallıklar ülkesi İngiltere’de 1995'te evlilik töreninin yalnızca
kilisede veya evlendirme dairesinde gerçekleşebileceğine ilişkin yasanın
değişikliğe uğramasıyla, çiftler istedikleri her mekanda evlenebilme özgürlüğü
kazandılar. Gemide, evlerinde, kalelerde, otellerde, restoranlarda kısacası
nikah memurunun gelmeyi kabul ettiği her mekanda evlenilebilir. Hatta su altında
evlenenler bile vardır. Çiftlerin evlenebilmesi için gelin ve damadın 18 yaşını
doldurmuş olmaları gerekmektedir. Ancak ebeveynlerin izni ile 16 yaşını geçince
de evlenebilirler.
Evlilikte tarih canlandırılıyor
İskoçya'da evlilik geleneği diğer ülkelere göre farklı olmasının nedenlerini ilk
önce anlatmak zorunda kaldık. Şimdide evlilik geleneğine bakacak olursak,
evlilik geleneklerinden biri gelin düğünden bir gün önce aile büyüklerinin
toplandığı yerin ortasına oturur, aile büyüklerinden ayaklarını yıkamasını ister
ve yıkatır. Bu gelenek, çiftin mutluluk yolunda yürümelerini sembolize eder.
Düğünde ise gelin, ayakkabısının içine bozuk para koyar, bu davranış ise
hayatlarını bolluk içinde geçirmeleri için yapılır. İskoçya'da daha öncede
belirttiğimiz gibi koyun bir din ülkesidir. Burada evlenmek çok kolaydır ama
boşanmak inanılmaz derecede zordur. Yeni AB normları bu durumu ne kadar
değiştirdi bilinmez. Ülkede yaşayanların çoğunluğu boşanma işlemlerini yurt
dışında yapıyorlar. Ülkeye gelen bazı ayrı çiftlerin boşanma talepleri bazen
geçmiyor.
ARAPLAR
Arap toplumlarında, yüzyıllardır çeşitli imparatorlukların, emperyalistlerin
işgali altında yaşamış olmanın da etkisiyle soy-sop’a önem verilir. Günümüzde
20-30 kuşak öncesine kadar soy ağaçlarını kaydedenler bile vardır. Yalnız bugün
buna artık fazla önem verilmemektedir. Aşiret yapısının dağılmakta oluşu da
bunda bir etkendir. Pek çok doğu toplumunda olduğu gibi, yakın zamana kadar
Araplarda da genelde görücü usulüyle evlenilirdi. Bu durum bazı yörelerde hala
devam etmektedir. Bazı yörelerde nadir de olsa beşik kertmesi adeti vardır.
Kızın karakter ve hüneri araştırılır
Araplardaki evlilik sürecinin Anadolu’nun birçok yöresindeki evliliklerle ortak
noktaları çoktur. Önce erkeğin annesi veya teyzesi, gidip kızı görürler. Sonra
kızın karakteri ve hünerleri çevresinden araştırılır. Kızı istemek konusunda
ailenin en yaşlı erkeğinden izin istenir ve ardından ailenin büyükleri kızı
istemeye giderler. Birkaç ziyaretten sonra kızın ailesi de uygun görmüşse, nişan
yapılır. Bundan sonra yapılacak olan iki tarafın çarşıya gidip “altın
kesme”leridir. Ailelerin durumuna göre, külfetin büyük çoğunluğu damada ait
olmak üzere geline altınlar alınır. Nişan töreni bazen yemekli içkili, bazen
sadece aileler arasında olan törenlerdir.
Nişanlılık 6 ayı geçmez
Nişanlılık dönemi bazı yerlerde önceden belirlenir ve altı ayı geçmez. Bazı
yörelerde iki-üç yılı da bulabilir. Nişanlılık dönemi boyunca uyulan bazı
gelenekler vardır. Damadın ailesi, dönem dönem gelinin ailesini ziyaret eder ve
bu ziyaretlerde geline para verilir. Gelin bu paralar ve ailesinin desteğiyle
çeyizini tamamlar. Bu süre boyunca hem aileler, hem gelinle damat birbirini
tanıma fırsatı bulur. Çiftin anlaşıp anlaşamayacaklarına karar verilir. Bu süre
zarfında bir anlaşmazlık olur ve çiftin uyum sağlayamayacaklarına karar
verilirse çiftler ayrılır. Bu durumda gelinin kendisine çeyizini hazırlaması
için verilen hediyeleri, altın vb. şeyleri iade etmesi adettendir.
3 gün düğün düğün sürer
Nişanlılık normal bir seyir izlerse, sıra düğüne gelir. Düğünlerin dini
bayramların hemen öncesine rastlamamasına çalışılır. Düğün töreni yöreden yöreye
farklılıklar gösterir. Ayrıca ailelerin maddi durumları da düğünün şeklini
belirlemekte önemli bir faktördür. Düğünler geleneksel olarak üç gün sürer. İlk
gün bütün mahalle halkı toplanır, yemekler yapılır ve eğlence başlar. Ertesi gün
kına yakma günüdür. Kına töreni gelinin evinde olur. Üçüncü gün gelin, eskiden
at sırtında, şimdi daha çok otomobille damadın evine getirilir. Üç gün boyunca
yenilir, içilir, çalınıp, oynanır. Düğünün sonunda herkes kendi maddi durumuna
göre yeni evlilere yardım eder. Verilen hediyeler düğünün sonunda yüksek sesle
duyurulur.
Düğünde imam nikahı kıyılır
Düğün öncesi imam nikahı kıymak Sünni-Arap halkta yaygındır. Alevi Araplarda
yaygın olmamakla birlikte bazen farklı tür bir imam nikahı kıyılır. Gelinin ve
damadın yerine dayı, amca gibi çok yakın iki erkek akrabaları şeyh önüne çıkar
ve dini tören gerçekleştirilir. Hıristiyan Araplarda ise nikah kilisede kıyılır.
Düğünlerde başta güreş olmak üzere çeşitli spor faaliyetlerinin düzenlenmesi,
ateş edilmesi Arap halkının yerleşik geleneklerindendir. Diğer taraftan ekonomik
zorluklar ve burjuva kültürün yaygınlaşması birçok geleneğin artık eskisi gibi
yerine getirilememesine de sebep olmaktadır. Düğünler bu yönüyle eski geleneksel
görüntülerini hızla kaybetmektedirler. En az dejenere olmuş bir düğün bugün
şöyle yapılmaktadır. Birkaç gün önceden eş dost davet edilir.
İhtiyarlar uzun hava çekerler
Kına gecesi gelinin evinin önünde bir bahçede yapılır. Çalgısı iyi olan, yöresel
bir grup çağrılır. Türküler eşliğinde oyunlar oynanır, halaylar çekilir. Orada
bulunan ihtiyarlar birkaç uzun hava çekerler. En son gelinin avuç içlerine,
damadın serçe parmağına, kadınların zılgıtları arasında kına yakılır. Kına
gecesi biter. Düğün gecesi ise, gelinin topluca baba evinden alınmasıyla başlar.
Bunun için konvoy oluşturulur. Bütün araçlara mendil takılır. Damadın evine
gelinir, burada gene müzik eşliğinde oynanır, halay çekilir. En sonunda para
toplanır, gelin damat evlerine uğurlanır.