Forum
=> Daha kayıt olmadın mı?
Burdasın: Forum => BİLİM VE TEKNOLOJİ => Pîrî Reis |
|
elif86 (şimdiye kadar 117 posta) |
Pîrî Reis Osmanlı amirâllerinden. Aynı zamanda dünyânın en büyük kartograf ve coğrafyacılarından biridir. Karamanlı Hacı Ali Mehmed’in oğlu olup, 1475’te Gelibolu’da doğdu. Muhiddîn Pîrî adı verilen geleceğin büyük denizcisi, çocuk yaşında deniz seferlerine başladı. Meşhûr denizci Kemal Reis, Pîrî Reis’in amcasıydı. Onu yetiştirmeyi tamâmen üzerine alan Kemâl Reis, 1501’de Navarin’i Venediklilerden geri alınca, müjdeyi bildirmek için yeğenini İstanbul’a gönderdi. Sultan İkinci Bâyezîd Hanın huzûruna çıkan Pîrî Reis, mükâfatlandırılarak, hayır duâ aldı. Akdeniz’i karış karış dolaşan Kemâl Reis’in yanında ölümüne kadar kalan Pîrî Reis, uğradıkları her limanı inceleyerek haritalarını yaptı. 16 Ocak 1511’de Kemâl Reis’in şehit olması üzerine birkaç yıl seferlere çıkmayarak kitap ve haritalarla uğraştı. Gazâya alışmış, denizlere tutkun Pîrî Reis, deryâlardan fazla uzak kalamayarak, Oruç Reis’in emrine girdi. Onun tarafından 1516’da İstanbul’a gönderildi ve Yavuz SultanSelim Hanın huzûruna kabul edildi. Aynı sene Mısır fethine çıkan Osmanlı donanmasında amirâl olarak vazîfelendirildi. Daha sonraki senelerde hizmetlerine devâm ettikten sonra, Süveyş’teki Osmanlı donanmasına Hind Kaptan-ı deryâsı olarak tâyin edildi (1547). Daha önce Aden’i alan Portekizlilerden 26 Şubat 1548’de burasını geri aldı. Umman kıyılarında daha önce Portekizlilerin elde ettikleri yerlerin hepsini geri alarak Umman Denizinden onları attı. Muskat’taki Portekiz Garnizonunu zaptetti. Basra Körfezinde bâzı yerleri de fethettikten sonra, Katar Yarımadasını, Bahreyn Adalarını, Lahsa (Hasâ kıyılarını Türk hâkimiyetine soktu. İhtiyârlığına rağmen mücâdelelerine yılmadan devâm eden Pîrî Reis, 27 parça gemisini Basra’da bırakıp, üç kadırga ile Süveyş’e dönmesi yanlış anlamalara ve ithamlara sebep oldu. Ömrünü denizlerde yılmadan mücâdele ????: Eğitim Yuvası .::Eğitim Üzerine Her Şey::. http://www.egitimyuvasi.com/forum/turk-bilim-adamlari/15650_piri-reis#post138116 ile geçiren Pîrî Reis, 1555’te öldüğü zaman, ardında, o güne kadar bilinmeyen birçok deniz bilgileriyle dolu ciltlerce eserle, bugün bile hayranlıkla seyredilen haritalar bıraktı. Pîrî Reis’in eserleri çeşitli dillere çevrilerek basılmış ve onun şöhreti bilhassa 20. asırda dünyâya yayılmıştır. Türk denizcileri arasında başarılı bir kaptan-ı deryâ olan Pîrî Reis, aynı zamanda bir ilim adamı olarak bıraktığı eserlerle târihin sayfalarında unutulmazlar arasına girmiştir. Eserleri: Akdeniz kıyılarını ve adalarını bütün teferruatı ile gösteren Kitâb-ı Bahriye en önemli eseridir. Pekçok deniz haritasından meydana gelen geniş hacimli eser, alâka çekici izâhatlarla süslenmiştir. Pîrî Reis’in 1521’de tamamladığı bu eserinde, Amerika kıtasının keşfi ve dünyânın yuvarlak olduğu kesin şekilde anlatılmaktadır. Kânûnî Sultan Süleyman Hana bâzı düzeltmeler yapıldıktan sonra 1525’te sunulan eser, pâdişâh tarafından beğenilerek taktir edilmiştir. O günkü teknik ve bilgilere göre akıl almaz doğrulukta olan deri üstüne çizdiği haritalar ise, tek kelime ile şâheserdir. 1513 yılında yaptığı haritasında, Atlas Okyanusu ve yeni keşfedilen Amerika da yer almaktadır. Haritayı yaptığı târihten henüz yirmi beş yıl önce keşfedildiği iddiâ edilen bu kıtanın, teferruatları ile îzâh edilmesi düşündürücü ve bu yerlerin daha önceden bilindiğinin tahmin edildiğinin açık işâretleridir. Bu haritayı üzerinde gerekli düzeltmelerden sonra 1528’de tekrar yapmıştır. Her ikisi de, büyük haritalar şeklinde sekiz renk üzerine deriye işlenmiştir. Bütün dünyâda büyük hayranlık uyandıran bu büyük eserde Grönland’dan Florida’ya kadar olan kısımlar, büyük bir doğrulukla çizilmiştir. Topkapı Müzesinin düzenlemesi esnâsında diğer târihî kıymetli eserler arasında ele geçen deri üstüne yapılmış haritalar, 1929’da olduğu gibi yayınlanarak dünyâ milletlerinin tetkikine sunulmuştur. | |||
elif86 (şimdiye kadar 117 posta) |
Bir mukayese... 28 Temmuz 2007 tarihli Radikal gazetesinde yer alan bir haber aşağıdadır: “Amerikasız bir dünya var! Alman coğrafyacı Martin Behaim’in elinden çıkan ve 1492-1493 yıllarına tarihlenen dünyanın en eski küresi, Behaim’in ölümünün 500. yılı anısına, Ulusal Alman Müzesi’nde sergilenmeye başlandı. Benzerleri arasında en az bozulmuş olmasıyla öne çıkan kürenin tek eksiğiyse Amerika kıtası. Zira Behaim bu küreyi tasarladığı sırada Amerika henüz bulunmamıştı! 1459 yılında Nuremburg’da doğan ve 1507’de ölen Behaim, 1492’de Nuremburg’a yaptığı bir ziyaret sırasında, meşhur Dünya küresini ya da ona kendi verdiği isimle ‘Erdapfel’i yaptı. Kürenin eskiliği ve özellikle tam da Amerika kıtası bulunmadan önce yapılmış olması tarihsel değerini artırıyor. Yüzeyi çizimler ve hikâyelerle kaplı olan küre, dönen bir ansiklopedi olarak da tanımlanabilir. Her ne kadar yön olarak hatalarla dolu olsa da bilimsel bir çalışma olarak büyük önem taşıyan kürede Batı Afrika bölümü neredeyse tamamen yanlış. Cape Verde takımadaları gerçek yerlerinden yüzlerce mil uzakta, Atlantik mitolojik adalarla dolu ve Japonya kıyıdan 2415 km kadar daha açıkta... 1507 yılında Lizbon’da hayatını yitiren coğrafyacının küresi, ailesi tarafından kurtarılarak koruma altına alınmıştı. Piri Reis’in haritasında ise Amerika kıtası gibi güney kutbu Antarktika da bulunmaktadır. Milliyet gazetesinin 22 Eylül 2006 tarihli sayısında Piri Reis’in haritası ile ilgili haber aşağıdadır: “Piri Reis’in haritaları Rusları da şaşkına uğrattı. ‘Bunlar uydu fotoğrafları kadar kusursuz’ diyen Rus uzmanlar, Antarktika ve takımada çizimlerine ise akıl sır erdiremedi Rus uzmanlar, ünlü Osmanlı denizcisi ve âlimi Piri Reis’in yaklaşık 500 yıl önce hazırladığı haritasının dünyanın uydudan çekilen fotoğrafları kadar eksiksiz ve mükemmel olduğunu söyledi. Önceki gün yayımlanan haberinde Piri Reis’e geniş yer ayıran Komsomolskaya Pravda gazetesi, onun haritasından yola çıkarak 10 bin yıl önce Antarktika’da insanların yaşadığını yazdı. Gazete, haritada Şili kıyıları, And Dağları ve Afrika’nın o döneme kadar eşi görülmemiş şekilde ayrıntılı haritasının yer aldığını belirterek, “Türk amiralin haritasında, keşfinden 300 yıl önce Antarktika ile ancak 1958’de bulunan takımadalar da var” ifadesini kullandı. Trigonometri bilmecesi! Rus tarihçi Sergey Manukov ise Piri Reis’in 1513’te çizdiği haritasının benzerini hazırlamanın ancak dünyanın uydudan çekilmiş fotoğraflarıyla mümkün olduğunu söyledi. Rus uzman, “Aslında harita da fotoğrafa çok benziyor. Sanki, bir uydu aracı çizimi yapılan bölgenin üzerinde dolaşarak fotoğrafını çekmiş. Özellikle güney yarımküre inanılmaz ayrıntılı” dedi. Manukov, Piri Reis’in trigonometri bilmeden böyle bir harita hazırlamasının mümkün olmadığını, ancak trigonometrinin 18’inci yüzyılda kullanılmaya başlanmasının şaşırtıcı bir durum olduğunu söyledi. Komsomolskaya Pravda, “Günümüzde bazı haritalardaki yanlışların Piri Reis’in haritasına bakılarak düzeltildiği biliniyor. Türk amiral ölümünden yüzyıllar sonra hâlâ konuşuluyor” diye yazdı. Cenk Başlamış Moskova LONDRA Milliyet” İslam Konferansı Teşkilatı İslam Tarih Sanat Kültür Araştırma Merkezi 2 cilt ve 1350 sayfalık “Osmanlı Astronomi Literatürü Tarihi”ni 1998 yılında Türkçe, Arapça ve İngilizce neşretti. Eserin editörü İslam Konferansı Teşkilatı Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu’dur. Bu esere göre Osmanlı devrinde 582 Astronomi âlimi yetişti. 2434 astronomi eseri neşredildi. Bu eserlerin çoğu 10 cilttir. “Redd-i Miras ettiğimiz Osmanlı’da Batı’da olduğu gibi ya örs olacaksın. ya da çekiç denmez. Tefekkür eder, kimseyi ‘Doğu’laştırmak istemez. Oysa Batı her çağda diğer toplumları Avrupalaştırmak istemiştir.” (Mağaradakiler Cemil Meriç sayfa: 64) Dış Politika M.Necati Özfatura 11 Ağustos 2007 Cumartesi Türkiye Gazetesi |
Bütün konular: 316
Bütün postalar: 464
Bütün kullanıcılar: 3003
Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse